KISA VADELİ FİNANSAL İSTİKRAR YAKALANDI

TCMB TOPLANTISI ÖNCESİNDE DEĞERLENDİRME

Saxo Bank FX Strateji Müdürü John Hardy ve Saxo Capital Markets Strateji Müdürü Cüneyt Paksoy, yarın yapılacak olan TCMB Para Politikası Kurulu toplantısı öncesinde konuya ilişkin bir açıklama yaptılar

Saxo Bank FX Strateji Müdürü John Hardy, TCMB’nin bugüne kadar attığı adımları şu sözlerle değerlendirdi: ”TCMB güven tazelemek amacıyla istikrarlı bir kuru muhafaza etmek ve enflasyonu düşürmek suretiyle, yüksek bir politika faizini koruyarak ve geç likidite penceresi faizlerini (LLW) artırarak iyi yaptı. Bu toplantıda LLW oranında bir değişiklik beklemeyen piyasalarla aynı görüşteyiz.”

Finansal istikrar için TCMB’nin neler yapması gerektiğine de dikkat çeken Hardy, “Banka döviz kurunda bir istikrar hissini korumak ve enflasyonu düşürmek için ihtiyacı olan her şeyi yapıyor; ekonominin kritik noktayı atlattığına dair bazı işaretler gördüğümüz için, daha fazla faiz artırımı beklentileri kısa süre içinde zayıflamaya başlayabilir” dedi.

Global ölçekli risklere karşı TCMB’nin hangi önlemleri alması gerektiği yönünde bir soruya ise ünlü analist John Hardy şu cevabı verdi: “Bu konuda yorum yapmak istemem fakat TCMB son yıllarda kargaşa içindeki piyasalarla başa çıkmakta deneyim kazandı. Bu nedenle de son zamanlardaki kayda değer global rehavet -hangi kaynaktan gelirse gelsin- risk iştahında ani bir uyanışla bozulursa, TCMB hangi kaldıraçları harekete geçireceğini elbette biliyor.”

T.C Merkez Bankası’nın şubat ayı başından itibaren finansal istikrarı sağlayacak önemli kazanımlar elde ettiğini belirten Saxo Capital Markets Strateji Müdürü Cüneyt Paksoy ise konuya ilişkin şunları söyledi: “T.C. Merkez Bankası, şubat ayı başından itibaren hızlanarak sürdürdüğü sıkı para politikası çerçevesinde; GLP’yi (Geç Likidite Penceresi) kademeli olarak 12.25’lere çekerek görece yüksek sayılacak fonlama maliyeti sonucuna varan örtülü faiz adımları, Swap tarafındaki uygulamaları, reeskont tarafında TL olarak ödeme kolaylıkları, zorunlu karşılıklar tarafında attığı adımları ile finansal istikrar ortamı adına önemli kazanımlar elde etmiş bulunuyor.

“Bu süreçte $/TL 3.94 rekor seviyeyi gördükten sonra mevcut seviyelerde 3.50 civarına çekilirken, döviz sepeti 4.02’lerden 3.73’lere gelmiş bulunuyor. TL’nin görece değerlemesini takip ettiğimiz TCMB’nin da ağırlıklı baz aldığı Reel Efektif Kur endeksi ise TL’nin değer kaybına paralel 100’lerden başlattığı düşüşle ocak 2017’de gördüğü 87.54’lerden sonra Mayıs 2017 itibari ile 91.38’lere ulaşmış durumda. Bu bize şimdilik sınırlı da olsa TL tarafında değerlenme olduğunu gösteriyor.”

“Faiz tarafında özellikle gösterge tahvilde %11 civarına geri dönüş ve 10 yıllık tarafta % 10.50 civarında duruş da kısa vadeli istikrar ortamını pekiştiren unsurlar. Mevduat faizlerindeki yüksek seyir ise döviz tarafında yükselişin önünde engel teşkil eden diğer bir faktör. Burada takip ettiğimiz önemli bir diğer unsur ise DTH’nda (Döviz Tevdiat Hesapları) yaşanan belirgin yükseliş. Aralık ayında 140-145 milyar dolar civarında olan DTH, mevcut durumda 165-170 milyar dolar aralığına gelmiş bulunuyor. Bu da 3.50’lere geri çekilen $/TL tarafında hala yerli talebin canlı olduğunu ve bu fiyat seviyelerinden kurumsal-bireysel yerli talebin geldiğini gösteriyor. Önümüzdeki süreçte global ve içsel dinamiklerin hala öngörülebilir olmadığını düşünen yatırımcıların bu algısı ve buna bağlı talebi yön değiştirmedikçe, $/TL tarafında geri çekilmeler daha ılımlı ve arada gelişecek dışsal ve içsel efektlerle yukarı yönlü tepki denemeleri olmaya devam edecek gibi görünüyor.”

Konuya global perspetifiten yaklaşıldığında ise Paksoy, şu değerlendirmeleri yaptı: “Global tarafta ise çarşamba günü gerçekleşecek FED toplantısı beklenirken ve dolar endeksinin Trump belirsizliği nedeniyle 97.00 civarında olması özellikle gelişen piyasalara ve TL’ye ciddi manevra alanı vermeye devam ederken, bu tarafta yaşanacak değişmeler, özellikle $/TL için önemli olmaya devam edecek. FED kararı sonrası TCMB’nın karar verecek olması ve FED kararının global etkilerinin görülecek olması, Merkez Bankası yönetimine bir manevra alanı da vermiş bulunmakta.”

Gelinen noktada kısa vadeli finansal istikrarın yakalandığının altını çizen Saxo Capital Mrkets Strateji Müdürü Paksoy, bu konuda şunları söyledi: “Özetle gelinen noktada kısa vadeli finansal istikrarın yakalanmıştır. Ama bunun devam etmesi için sıkı para politikasına devam ihtiyacı; fiyat istikrarı ve buna paralel enflasyon tarafında hala düzelme noktasında ilerlemeye gereksinim duyulması; son gelen yüksek büyüme rakamlarına paralel enflasyon ve piyasa şartlarında olası değişimler; döviz tarafında yüksek mevduata rağmen hala yerli talebin devam etmesi ve son dönemde ılımlı pozitife dönen global şartlara da bağlı olarak kırılgan yapının devamı; TCMB’nın bu toplantı da ”BEKLE-GÖR” yapma ihtimalini güçlendiriyor. Bizim de beklentimiz bu yönde.

“Yeni bir faiz artırımı daha dolar endeksinin görece düşük seyrettiği bu şartlarda gerekli gibi durmazken, bir faiz indirimi ise elde edilen kazanımların kalıcı olması açısından erken bir davranış olacaktır. Bu iki ekstra kararın sürpriz olacağını düşünüyor ve piyasa fiyatlamasının içinde olmadığını düşünüyoruz.”

 

Saxo Capital Markets Hakkında

Dünyanın önde gelen çoklu varlık, trading ve yatırım uzmanı olan; yatırım/trading teknolojileri, araçları ve stratejileri yelpazesi sunan Saxo Bank Grubu’nun Türkiye iştiraki Saxo Capital Markets Menkul Değerler A.Ş., 2012 yılı Eylül ayında SPK’dan lisans alarak faaliyetlerine başladı.

1992’de kurulan ve merkezi Kopenhag’da bulunan Saxo Bank, aralarında Londra, Singapur, Paris, Zürih, Dubai ve Tokyo’nun da yer aldığı dünya çapındaki finans merkezlerinde 1500’den fazla çalışana sahiptir.

İştiraki olduğumuz Saxo Bank, 25 yıldır teknoloji ve uzmanlık aracılığıyla kişi/kurumların yatırım ve trading olanaklarına erişimlerini kolaylaştırarak müşterilerine fırsatlar sunmak misyonu ile hareket etmektedir. Tam lisanslı ve regüle bir banka olarak Saxo Bank, tek bir yatırım hesabı üzerinden tablet, akıllı telefon ve bilgisayarla global finans piyasalarında çoklu varlık sınıflarında işlem yapma olanağı sunmaktadır. Buna ek olarak Saxo, bankalar ve aracı kuruluşlar gibi kurumsal müşterilere çoklu varlık uygulamaları, ana aracılık hizmetleri ve trading teknolojisi sağlamaktadır.

20’den fazla dil seçeneği bulunan ve dünya çapında 100’den fazla finansal kuruluşun teknoloji omurgasını oluşturan ödüllü trading platformları; Forex, Hisse Senetleri, Vadeli İşlem ve Opsiyon Kontratları, CFD’ler (Fark Kontratları) ve diğer türev ürünlerde işlem yapma imkânı sunmaktadır.

Lansmanı 2015 yılında yapılan Saxo TraderGo, dünya çapındaki yatırımcılara 30.000’den fazla finansal enstrümanda işlem yapma imkânı vermektedir.