Laminat Parke Sektöründeki endişeli bekleyiş devam ediyor

Laminant Parke Sektörü acil çözüm bekliyor!

2010 yılında başlayan Avrupa’da ki laminant parke pazarının küçülmesi ve de Euro’da ki düşüşle birlikte, Avrupa’dan ithal parke girişi hem kolaylaşmış hem de Avrupalı parke üreticilerinin satış yöntemleri agresif bir hal almıştır.

Durumu rakamlarla özetleyecek olursak;

2010 yılında Avrupa’da toplam 487 Milyon m2 laminant parke satışı gerçekleşmişken bu rakam 2011’de 468 Milyon m2, 2012’de ise 450 Milyon m2 olmuştur.
2013’de ise en iyi tahminler ile 400 Milyon m2 beklenmektedir.

Hal böyle olunca da, Avrupalı üreticilerin Türkiye pazarı üzerindeki iştahları kabartmaktadır. Avrupalı parke üreticileri bir bir, Türkiye’de depo hatta uygun rakamdan bulabilirler ise fabrika satın almak için kolları sıvamışlardır.

Burada şu soru akla geliyor; Peki Avrupalı parke üreticileri nasıl oluyor da yerli ile aynı fiyata ya da daha düşük fiyatlara piyasaya ürün sunmaktalar?

İki yol var;
1. Ürünlerin 8mm yerine, 7.8mm ya da 7.6mm kalınlığında üretilip 8mm gibi gösterilerek piyasalara sunulması.
2. Sözde sezon sonu ürün ya da spot ürünmüş gibi göstererek beyaz paket yapıp düşük kar oranı ile de satış yaparak normal fiyatlardan daha uyguna Türk iç piyasasına sunulması.

Keza unutulmamalıdır ki Avrupa üreticileri ham maddeyi yani ağacı Türk üreticilerinden %50 daha uygun almaktadır.
Bunun yanında Avrupa’da banka faizleri neredeyse sıfırlanmış iken Türkiye’de ki durum herkes tarafından malumdur.
Yeni çıkan çek yasasıyla da birlikte güven mekanizması zaten zayıf olan sektör daha da içe kapanmıştır.

2013’de ne olacak?
1. Avrupalı üreticiler Türkiye’de depo açtıkça distribütörler, toptancıya dönüşecektir.
2. Yerli üreticiler kendi pazar noktalarını yapılandırır ve yerli toptancılar 2014 ortasına kadar sadece satış noktası seviyesine indirgenir.
3. Yapı marketlerdeki kampanyalı satış ve uzun vadeler devam ederse sektörde 4000’in üzerindeki satış yapan dükkan %70 oranında kapanır.
4. Ve son olarak yerli fabrikalar bir bir el değiştirir.

Çözüm ne olmalıdır?
Sektörün önde gelen fabrikaları bir araya gelerek bir yol haritası, bir eylem planı hazırlamalıdır. Aksi takdirde sektörü sancılı günler beklemektedir.