Anarchitect firması ‘No.57 Boutique Cafe’ projesiyle, ‘Ortadoğu’daki Amerikan Sertağaç Üstün Kullanımı’ ödülünü kazandı

CID Awards 2015, JW Marriott Marquis Dubai, United Arab Emirates, 16/09/2015 Photo by Ruel Pableo/ITP Images

Projede kullanılan Amerikan beyaz meşe sayesinde,

New England ustalıklı kalitesi ile birleşen İskandinav tazeliği uyandırılıyor

 

21.Eylül.2015 – Londra’daki ortak stüdyoları ile Dubai merkezli uluslararası mimari, iç mimari ve tasarım firması Anarchitect, projeleri olan ‘No.57 Boutique Café’ ile ‘Ortadoğu’daki Amerikan Sertağaç Üstün Kullanımı’ ödülünü kazandı. Ticari İç Mekan Tasarımı kategorisinde kazanılan ödül, Dubai JW Marriott Marquis Hotel’de, 16 Eylül 2015 tarihinde gerçekleşen CID Ödülleri töreninde takdim edildi. Sponsorluğunun, sektörde beşinci başarı yılını dolduran ve Amerikan sertağaç endüstrisinin önde gelen uluslararası ticaret birliği olan Amerikan Sertağaç İhracat Konseyi (AHEC) tarafından yapıldığı ödül, AHEC Ortadoğu ve Afrika Direktörü Roderick Wiles tarafından Anarchitect mimarlarından Jonathan Ashmore ile No.57 projesindeki takım arkadaşı Tarik Zaharna’ya verildi.

 

Anarchitect özellikle, “güzel sunulan ve tamamlanan proje” için övgü topladı. Jüri üyeleri tasarımı değerlendirirken net, iyi araştırılmış olduğunu ve uygulamada çaba gerektirmediğini belirttiler. Anarchitect tasarımı, son birkaç yıldır müşterileri tarafından, ünlü yemek kulübü etkinlikleri için işletilen restoranın doğal bir evrimi olarak düşündü ve tasarım yaklaşımını da, ustalıkla malzeme uygulaması ve nispeten küçük bir alanda merak uyandırma yeteneğiyle şekillendirdi. Jüri üyeleri ayrıca, Artillery Architecture Interior Design tarafından yapılan Etihad Towers’taki HSBC Ofisi iç tasarımına övgüde bulunurken, tasarımda “güzel zemin kaplamanın ötesinde detaylı ahşap kullanımı” olduğuna dikkat çektiler. Ödülün diğer adayları arasında MMAC Design Associates tarafından yapılan ‘Tabu Bar’ ve Alfred Johnson Design imzalı ‘Townhouse Fairmont Residence’ yer alıyordu.

Image 04

Ödüllü projenin mimarı Ashmore projeyi anlatırken, tüm proje için üç ana malzeme rafine paleti ile çalışmak üzere karar verildiğini belirtiyor. Hafif ve havadar bistro, zemininde Amerikan beyaz meşe tahtalarını, carrara mermer üstleriyle özel yapılmış masaları ve siyah toz boyalı metal detayları kullanıyor. Sağlam Amerikan beyaz meşe raf ekleriyle içi boş kare kesit toz kaplı çelikten imal edilen ısmarlama depo duvarı ve mutfak geçişi, her türlü çanak çömlek ve şişelere yer verebilmek için dikkatlice tasarlanmıştır. Daha sonrasında malzeme kompozisyonunda, mermer zeminler, Amerikan beyaz meşe masa üstleri ve özel olarak oluşturulmuş doğrama ve banketler tersine çevrilerek, ikindi ve akşam yemekleri için çağdaş bir zarafet ortamı yaratılmıştır.

Image 03

Ashmore projeyle ilgili şunları söylüyor: “Proje, harika görünüyor ve tam olarak da planlandığımız gibi işlev görüyor. No.57, sağlamlığı ve üzerindeki detaylı çalışmanın güzelliğiyle, tıpkı bir konut projesi gibi, müşterilerimize büyüme ve zamanla kendi tarzlarını ekleme imkanı vermektedir. Aynı zamanda yeni bir konumda ekilmiş bir tohum olarak bu projenin, onu çevreleyen topluluklar için ilham verici bir katalizör görevi üstlenmesini umut ediyoruz. Projenin tasarımıyla ilgili olarak uluslararası alanda harika beğeniler geldi ve aynı zamanda müşteri, çalışanlar ve ziyaretçiler de his ve işlev açısından mekanla ilgili çok olumlu geri dönüşümlerde bulundular. Daha önceki projelerimizde de beyaz meşeyle çalışmış bir firma olarak bundan sonra da, hem Ortadoğu’da hem de uluslararası arenada, bu materyalle çalışmaya devam edeceğimizi söyleyebilirim.”

Image 02

Anarchitect ayrıca, tüm özel doğrama parçalarını ve Amerikan beyaz meşe kullanılan ahşap duvar panelleri ile açık dokulu kaplamaları da tasarladı. Ashmore, müstakil banketler ile yemek alanındaki büfe özellikli yükseltilmiş arka köşenin, carrara mermer zemin, aynalar ve temiz çizgili duvar ve tavanlar karşısında ortaya çıktığını ifade ediyor. Projenin doğramalarında istenilen görünümü elde etmek adına, belirgin dokusu ve tonuyla ak meşenin tercih edildiği belirtiliyor. Ahşabın doğal görünmesi önemliydi ve bu yüzden, onu korumak adına net bir mat cila kullanıldı. Böylece dokunun açılmasıyla, projenin her yerindeki mermer ve toz boyalı metalin son haliyle tezat görünüm yaratıldı.

CID Awards 2015, JW Marriott Marquis Dubai, United Arab Emirates, 16/09/2015 Photo by Ruel Pableo/ITP Images
CID Awards 2015, JW Marriott Marquis
Dubai, United Arab Emirates, 16/09/2015
Photo by Ruel Pableo/ITP Images

AHEC Bölge müdürü Roderick Wiles ödül töreninden sonra şu açıklamayı yaptı: “Gerek renk tutarlılığı gerekse kenarlı kereste üretiminde yüksek hacimli oluşu ve kaplama uygunluğu sebepleriyle Amerikan beyaz meşe, dünya ihracat pazarlarındaki mimar ve tasarımcılar arasında popüler bir seçimdir ve yaygın olarak kullanılmaktadır. Döşeme, mobilya, doğrama ve ayrıca bazı yapısal uygulamalar için uygun olması sebebiyle beyaz meşe, ABD’nin birçok sertağaç türleri içinde en çok yönlü olanlarındandır. Bu yılki CID Ödülleri’nde beyaz meşe iyi temsil edildi, ama aynı zamanda yaratıcı ve iyi tasarlanmış uygulamaların çeşitliliğinde, diğer Amerikan Sertağaç türlerinin de geniş bir yelpazede kullanıldığını görmek harika oldu.”

AHEC Hakkında

Amerikan Sertağaç İhracat Konseyi (AHEC), tüm önemli Amerikan sertağaç şirketlerini ve tüm büyük Amerikan sertağaç ürünleri ticari birliklerini temsil eden, ABD sertağaç endüstrisinin lider uluslararası ticaret birliğidir. AHEC dünya çapında Amerikan sertağaçlarının, 50’den fazla ihracat pazarında tanıtımını yapmaya yönelik, mimar, hazırlayıcı, tasarımcı ve son aşama kullanıcılarına türlerin çeşitliliği, ürünler ve tedarik kaynaklarına dair teknik bilgi sağlamaya odaklanan bir program yürütmektedir. Ayrıca, AHEC tam seri teknik yayınlar da üretmektedir. Daha fazla bilgi için lütfen www.americanhardwood.org adresini ziyaret ediniz.