Yaklaşık 2 aydır yaptığımız araştırmaların sonucunda sektördeki sorunları tek tek analiz ettik ve şimdi sonuçları açıklıyoruz!..
Sektördeki Fabrikalar Der ki; Uzun vadeli satışların ruhuna El Fatiha!…
Yaptığımız onca görüşmeler neticesinde fabrika yetkilileri özetle şunları söylediler; artık uzun vadeli satış imkanlarının bu finansal ortamda imkansız olduğunu ve dahi esas olanın mümkünse satışların %100’ nün çekle değil, kredi kartı ile yapılması gerektiğini üstüne basa basa belirttiler.
Bununla beraber vadeleri ise, ilk etapta 6 aya, 2016 ardından da 3 aya indirme hedefleri olduğunu gördük.
Peki Sektör Buna Hazır mı ?
Cevap belirsiz, ne evet, ne hayır.
Bir kısım sektör temsilcisi hali hazırda 2015 yılından gelen ödemelerin yapıldığı bu aylarda, sektörün bu kısa vadeli işlemleri kaldırmasının mümkün olmadığını belirtirken, diğer yandan bir kısım sektör temsilcisi ise vadelerin kısalmasının sektör için çok daha iyi olacağını ve deyim yerindeyse ak koyunun, kara koyunun belli olacağını belirtiler.
‘Ak koyun’ Kim? ‘Kara Koyun’ Kim?
Şöyle ki; sektörde fabrikaların desteği ile büyümüş, esasında yaptıkları satışların çoğunu fabrikaların izni ile açığa yapan firmalara ‘Kara Koyun’ denmekte ki, bu firmaların fabrikalardaki riskinin hiç de azımsanmayacak noktalarda olduğu bilinmektedir.
‘Ak Koyun’ lar ise fabrikaların dayattıkları kotaları değil de, öz sermayeleri ya da sektörde taşıyabildikleri riskleri hesaplayarak hareket eden ve dahi fabrikalardaki riskleri yok denecek kadar az olan firmalardır.
Fabrikalar Bu Yıl Tedbirlerinı Artıracak!
Şöyle ki; son zamanlarda fabrikalar bayilerin çek ötelemesinden gelen borç vadelerini nakden ödeme yerine, mülk teklif etmelerinden epeyce yorulmuş durumdalar.
Hatta birçok pazarlamacının tapu dairelerinde sabahladığı yolunda espriler bile yapılmaktadır.
İşte bu sebeplerden dolayı fabrikalar bu yıl finansal disipline uymayan, ödemeleri geciktiren, kısaca fabrikanın işleyişi için zorluk çıkaran bayileri eleyeceklerini söylemektedirler. Fakat bu söylem sadece var olanı açıkça ifade etmekten bir adım öte gitmeyen bir söylemden başka bir şey olmayacaktır.
Sektördeki Toptancılar Der ki; Al – Sat piyasasında 2 Lira kazanmazsak bu bayilikler bize yük olmaktadır.
Sektörde dolaşırken bu söyleme çokça rastladık ki özelikle sermayesi güçlü, riski kontrol altında tutan bayilerin bunu yüksek sesle dile getirdiklerine bire bir şahit de olduk.
Hatta bu durumu şöyle açıkladılar:
– Bak Fikret kardeş şimdi parkeden yola çıkalım, 1.000.000 TL verip şu anda 60.000 m2 mal alıyorsun. Eğer hiçbir batağın olmazsa 4 ay sonra en erken 60.000 TL kar ediyorsun.
-Diyeceksin ki, oh ne güzel para!
Peki bunu dörde böl, aylık 15.000 TL’ye gelir. En aşağı bir deponun kirası 7.000 TL olduğunu hesapla, bir de buna aylık işletme giderleri, personel, sigorta vs. ekle, geriye ne kalır?
-Bir de şöyle düşün, 1.000.000 TL’yi bankaya koyuyorsun 4 ay sonra sana kesin 40.000 TL veriyor. Ne batığı var, ne çıktısı, ne eleman masrafı, ne dükkân kirası kemiksiz kar.
– Eee… Sen ne yapardın? Söyler misin?
Tabii ki bu sorunun cevabı bizde, hem vardı, hem yoktu..
Işte bu yüzden birçok toptancı AL – SAT piyasasında m2 de 2 Lira kazanmadığı ürünlerin bayiliklerini bu yıl bırakacaklarını belirtiyorlar.
Bakalım yeni yıl, yeni sistemler neler getirecek hep birlikte göreceğiz…
Herkese hayırlı işler…
